Perikardiyal efüzyon nedir?
Perikardiyal efüzyon, kalbin çevresindeki perikard (kalp zarı) içinde anormal miktarda sıvı birikmesidir. Bu durum, perikard içinde basıncı artırarak kalbin düzgün bir şekilde kanla dolmasını engeller. Eğer sıvı hızla birikirse, bu durum kedinizde/köpeğinizde halsizlik veya çökme gibi belirtilere yol açabilir ve acil müdahale gerektirir.
Sıvı birikimi yavaş gerçekleşirse, perikard içindeki basınç zamanla artar ve bu da kedinizin/köpeğinizin karnında veya göğsünde sıvı birikimine neden olabilir. Bu durumda kediniz/köpeğiniz şişkin bir görünüm sergileyebilir veya nefes almakta zorlanabilir. Bu belirtiler, altta yatan bir sorunun işareti olup, mutlaka bir veteriner hekimin değerlendirmesi gerekir.
Perikardiyal efüzyon nasıl teşhis edilir?
Kalp ultrasonu (ekokardiyogram), bir köpek veya kedide perikardiyal efüzyon olup olmadığını belirlemenin en doğru yöntemidir. Acil durumlarda, hızlı bir triyaj ultrason taraması yapılarak perikardiyal efüzyonun varlığı teşhis edilebilir ve sıvının hemen kateterle alınmasının gerekip gerekmediğine karar verilebilir.
Daha ayrıntılı bir ekokardiyogram, perikardiyal efüzyonun nedenini belirlemeye yardımcı olabilir. Ayrıca, göğüs röntgeni (radyografi) de kalbin genişlemiş ve yuvarlak göründüğü durumlarda perikardiyal efüzyondan şüphelenilmesini sağlayabilir. Ancak kesin tanı koymak için ultrason kullanılması gereklidir.
Perikardiyal efüzyonun nedenleri nelerdir?
Perikardiyal efüzyonun çeşitli nedenleri vardır. Köpeklerde en yaygın nedenler şunlardır:
1. Kanser:
• Kalp veya Perikard Kanseri: Kalp tabanı tümörleri gibi bazı kanserler yavaş büyür ve perikardın cerrahi olarak çıkarılmasıyla hayatta kalma süresi uzatılabilir.
• Hemanjiyosarkom: Sağ atriyumda görülen, kanserli kan damarlarından oluşan bir tümör türüdür. Bu tür oldukça kötü huyludur ve perikard içinde ani kanamalara neden olur. Genellikle kötü bir prognozla ilişkilidir.
2. Perikardın Spontan İltihabı (Perikardit):
• İdiyopatik Perikardit: Perikardiyal efüzyonun ikinci en yaygın nedenidir.
• Tedavi ve Seyir: Perikardiyal sıvının alınması (perikardiyosentez) uygulanan köpeklerin yaklaşık yarısında, durum kalıcı olarak çözülebilir ve tekrar etmez.
Bu nedenler arasında, hemanjiyosarkom gibi agresif kanser türleri ve idiyopatik perikardit gibi inflamatuar durumlar, perikardiyal efüzyonun klinik seyrini ve tedaviye yanıtını önemli ölçüde etkiler. Her durumda, doğru tanı ve tedavi için veteriner hekimin değerlendirmesi gereklidir.
Perikardiyal efüzyon nasıl tedavi edilir?
Kalbi sıkıştıracak kadar ciddi perikardiyal efüzyona sahip köpekler, perikardiyal boşluktan sıvının alınmasıyla (perikardiyosentez) tedavi edilir. Bu işlem genellikle hafif sedasyon ve lidokain ile lokal anestezi uygulanarak yapılır. Alınan sıvı, enfeksiyon veya kanser gibi altta yatan nedenlerin araştırılması için laboratuvara gönderilir, ancak sıvı analizi genellikle az sayıda vakada kesin bir tanı sağlar.
Ultrasonda kitle (tümör) görülmeyen ve tekrarlayan perikardiyal efüzyonu olan köpeklerde, perikardiyal efüzyonun perikardiyal inflamasyondan kaynaklandığı durumlarda, perikardiyal kesenin cerrahi olarak çıkarılması (perikardiyektomi) çoğu zaman kalıcı çözüm sağlar. Ancak bazı durumlarda, perikardiyal dokunun mikroskobik incelenmesi (histopatoloji), bu durumun aslında mezotelyoma adı verilen yaygın, tabaka şeklinde bir kanser formu olduğunu ortaya koyabilir.
Kalp tabanında kitle bulunan köpeklerde, tekrarlayan perikardiyal efüzyon birikimlerinin neden olduğu kalp sıkışmasını (tamponad) önlemek amacıyla perikardiyal kesenin bir kısmının cerrahi olarak çıkarılması faydalı olabilir. Ancak sağ atriyumda görülen hemanjiyosarkom gibi kanser türlerinde, köpekler genellikle tekrarlayan kanamalara yenik düşer. Bu durumda kemoterapi, kısa vadeli bir fayda sağlama potansiyeline sahiptir, ancak çoğu zaman insancıl ötenazi tercih edilir.